Selam, ben Pervin. 18 yaşında, 1.60 boyunda, 50 kiloda, sarışın, mavi gözlü, arkadaşlarım tarafından çok sevilen bir kızım. Ayşen adında bir arkadaşım var, arada onlara gece kalmaya giderim. Maddi durumları çok iyi, evleri 3 katlı villa, biraz da o evde kalmak istediğim için gidiyordum. Annemler de onlara gittiğimde birşey demiyorlar. Ayşen evin tek kızı. Babası Tuncay abi, 40 yaşlarında, yakışıklı biri. Annesi de bir o kadar güzel. Son zamanlarda orda kaldığım gecelerde babasının gözünün devamlı üstümde olduğunu farkettim, ama fazla rahatsız olmamıştım, aslında hoşuma da gitmişti.
Geçen yaz Ayşen’le annesi Ankara’ya dedesinin yanına gitmişti, ben de öbür arkadaşlarla takılıyordum. Birgün eve dönmek için otobüs durağında beklerken önüme bir Jip yanaştı. Bu Ayşen’in babasının arabasıydı. Camı açıp, “Pervin napıyorsun?” dedi. “İyiyim Tuncay abi, sen nasılsın?” dedim. “Gel bırakayım!” dedi. Düşünmeden arabaya atladım. Eve doğru giderken, “Ee, neler yapıyorsun?” dedi. “Hiç işte, biraz dolaştım, eve gidiyorum!” dedim. “Erkek arkadaşınla mı dolaştın?” dedi. Ben de, “Erkek arkadaşım yok ki Tuncay abi!” dedim. “Hadi canım inanmam, senin gibi güzel bir kızı sahipsiz bırakmazlar!” dedi. “Yaa vardı da, ayrıldık, şu anda yok.” dedim. “Hele öyle söyle!” dedi, sonrada kendi evlerinin güzargahına girdi. Ben hemen, “Tuncay abi nereye gidiyorsun?” dedim. O da, “Bize gidiyorum, bizimkiler burda değil biliyorsun, eve girince canım sıkılıyor, biraz seninle sohbet ederiz diye düşündüm, hem seninle konuşmak istediğim şeyler var. Seni eve sonra bırakırım!” dedi. Ben birşey diyememiştim, ama biraz korkmuştum.
Eve girdiğimizde salondki koltuklardan birine geçip oturdum. Tuncay abi bana Viski içip içmeyeceğimi sordu. “Yok, içmeyeceğim!” diye karşılık verdim. “Niye? Hiç içmedin mi daha önce?” dedi. “Yaa içtim de, şimdi eve gittiğimde anlarlar.” dedim. “Hadi canım, bir iki dubleden birşey olmaz!” diyerek doldurup getirdi. Havadan sudan konuşuyorduk. Benim yavaş yavaş içtiğimi görünce, “Bak bunu böyle içeceksin!” diyerek, kendi bardağını bir seferde içti. Sonra da, “Hadi sıra sende!” dedi. Ben de bir seferde içtim, ama boğazım yanmıştı. Hemen soda verdi. Boşalan bardağımı alıp bir duble daha doldurdu ve yanıma oturdu, bardağı bana uzattı. Onu da bir dikişte içtim. Üstüne tekrar soda içerken, saçlarımı okşadığını farkettim. Ona yüzümü döndürdüğümde, “Pervin çok güzel bir kızsın, ne zamandır seni düşünüyorum, senden çok hoşlanıyorum!” demeye başladı. Ben de, “Tuncay abi sen neler söylüyorsun?” dedim. “Yaa bırak şu abi lafını!” diyerek boynuma sarılıp, dudaklarıma yapıştı. Dudaklarımı zorla kurtarıp, “Lütfen yapma!” dedim. Ama tekrar üzerime doğru geldi ve boynumu boğazımı öpmeye başladı. Ben de koltuğa yattım, bir yandan da, “Bırak beni!” diyordum, ama içimden de devam etmesini istiyordum.
Şimdi bir eli de bacaklarımda geziyordu. Ordan bacak arama elini sokup, kotumun üzerinden amımı okşamaya başladı. Yalan yok, müthiş zevk alıyordum, alkolün de etkisiyle kendimi ona bıraktım. Debelenmeyi bıraktığımı görünce durdu ve gözlerime baktı, sonra da dudaklarıma yapıştı. Şimdi ben de ona karşılık veriyordum. Elini penyemin içine sokup, göğüslerimi okşadı. Daha sonra kotumun düğmelerini çözüp, elini külotumdan içeri soktu. Amımı parmaklamaya başladığında, ben artık aldığım zevkten inlemeye başlamıştım. Benim kıvama geldiğimi anlayınca doğrulup ayağa kalktı, beni kucağına alıp yatak odasına götürdü. Yatağa bırakıp, önce penyemi, sonrada kotumu çıkardı. Daha sonra o külodumu indirirken, ben de südyenimi çıkardım. Sonra da kendi soyundu. Ama yarağını görünce biraz heyecanlandım. Erkek arkadaşlarımla seviştiğimde onların yaraklarını görmüştüm, ama bu onlarınkinden biraz daha kalın ve büyüktü.
Üzerime uzanıp dudaklarımı öpmeye başladı. Ordan boynuma, ordan göğüslerime, ordanda bacaklarıma geçti. Bacaklarımı ayak parmaklarıma kadar yaladı. En sona amımı bırakmıştı. Amımı yalamaya başladığında ben artık zevkten yerimde duramıyordum, artık kızlık falan umrumda değildi. Amımı yalayarak bana ilk orgazmımı yaşattıktan sonra tekrar üzerime uzandı ve “Sen de yalayacakmısın?” diye sordu. “Hı hı!” dediğimde, üstümden inip yanıma uzandı. Ben de biraz aşağıya kayıp yarağını yalamaya başladım. Bir müddet sonra kafamı kaldırıp ona baktım, artık beni sikmesini istiyordum. O da anlamıştı bunu ve “Hazırmısın?” diye sordu. “Evet, sik artık beni!” dedim. Hemen doğrulup beni sırt üstü yatırdı. Bacaklarımı havaya kaldırıp omzuna koydu. Yarağını bolca tükürükleyip amıma dayadığında ben heyecandan ölmek üzereydim…
Artık içime girmeye başlamıştı ve ben de acı duymaya başlamıştım. “Acıyor!” dediğimde, “Merak etme güzelim, birazdan geçer!” dedi ve ittirmeye devam etti. Kızlığım bozulurken çok fazla acıyınca, “Ahhh! Çıkar lütfen, çıkar!” diye bağırdım. O ise, “Şimdi birşeyin kalmayacak, birazdan zevkten öleceksin!” diyerek yarağının hepsini birden içime kökledi. Acıdan tırnaklarımı sırtına geçirmişim. Bana kenetlenip bir süre hareketsiz kaldı. Sonra yavaş yavaş gidip gelmeye başladığında, ben de hafif hafif zevk almaya başladım. Daha sonra bacaklarımı omuzlarından aşağı düşürüp, üzerime uzandı ve dudaklarımı öpmeye başladı. Ama halen amıma sokup çıkarıyordu. Ben de bacaklarımı beline doladım. Okadar çok zevk almaya başlamıştım ki, “Offf, harikasın, sik beni!” dedim. Ben öyle deyince daha hızlı gidip gelmeye başlamıştı. Ve çok geçmeden ben yine orgazm olup boşaldım. Anladığım kadarıyla o da gelmek üzereydi. Birden doğrulup yarağını amımdan çıkardı ve göbeğimin üzerine doğru boşaldı. Dölleri taa yüzüme kadar gelmişti.
Boşalması bitince yanıma uzanıp yattı. İkimiz de nefes nefese kalmıştık. Elimi amıma götürüp yokladığımda, zevk sularımla beraber kan geldiğini gördüm. Amımdan süzülüp yatağa damlıyordu. Hemen yataktan kalktım. “Ne oldu?” dedi. Ben de yatağı gösterdim. “Olsun canım, çarşafı toplar atarız! Hadi sen bir duşa gir!” dedi. Ebeveyn banyosundaki duşa girip, güzelce heryerimi temizledim. Havluya sarılıp çıktığımda yatakta yoktu. Salona gittim. Oturmuş Viski içiyordu. Yanına oturdum ve “Ne yapacağız şimdi, kızlığım gitti?” dedim. “Merak etme, evleneceğin zaman diktiririz!” dedi, sonrada kanlı yarağını gösterip, “Ben de duşa gireyim!” dedi. Duştan çıktığında, “Beni eve bırakacakmısın?” dedim. “Bu gece burda kalsana?” dedi. Annemlerin Ayşen’in burda olmadığından haberi yoktu, “Ozaman annemi arayım, Ayşen’lerde kalacağım diye!” dedim ve aradım. Annemlerden izini aldığımı söyleyince, “Ohalde devam edelim, işimiz daha bitmedi!” diyerek üzerimdeki havluyu çekti ve öpmeye başladı…
Ogün geceyarısına kadar dinlenip dinlenip sikiştik. Ertesi günü öğlen beni öperek uyandırdı, “Hadi kalk duş al, kahvaltı yapalım, sonrada seni eve bırakayım, merak etmesinler!” dedi. “Tamam!” deyip kalktım, duş aldım. Kahvaltıdan sonra beni eve bıraktı. Arabadan inerken bir miktar para uzattı. “Bu ne?” diye sorduğumda, “Belki ihtiyacın olur!” dedi. Kendimi orospu gibi hissetmiştim, ama yaşadığım zevki ve kızlık belasından kurtulduğumu düşününce, gülümseyip aldım parayı.
Tuncay abi ile halen her fırsatta sikişiyoruz. Hatta Ayşen ve annesi varken onlarda kaldığımda bile, ne yapıyor ediyor, bir fırsat yaratıp hemen ayak üstü sikiveriyor!